Dinimizce haram olmayan, dinimize, akidemize muhalif şeyler içermeyen ürünlerin satılması caizdir. Alan kişi bunu nerede değerlendirecek, o onun bileceği bir husustur. Bunun istisnası, kötü bir şeyi yapacağını, bunu yaparken de bizden aldığı şeyi kullanacağını kesinlikle bildiğimiz bir kimseye bir şey satma/verme gibi durumlardır. Mesela bir kişi birini öldürmek için sizden bıçak almak istese, normalde bıçak satmak caiz bir muamele olsa da o kişiye o bıçağı satamazsınız, veremezsiniz.

Başka bir dinin ritüelleriyle ilgili bir Müslümanın yapacağı muamelelerin cevazı, söz konusu ritüelin bizim dinimize, akidemize zıt bir durum oluşturup oluşturmamasıyla da ilgilidir. Yani mesela onların kutladığı şey Hazreti İsa’nın doğumuysa, bu başka bir dinin kutlaması olsa da bizim dinimiz açısından olumsuz bir mana içermemektedir. Biz Noel kutlaması yapmayız, zira o onların dinî bayramıdır. Bizim kendimize göre bayramlarımız vardır, onları kutlarız, kendi ibadetlerimiz vardır, onları ifa ederiz. Ancak bu tür münasebetlerde onlarla ticari, insani münasebetlere girmemizde bir mahzur yoktur.

Orada satış yapmak caiz olunca orada satış yapanlara sunulan yiyecek, içecek gibi ikramların helal olanlarından yararlanılmasında da bir mahzur yoktur.