Hanefî mezhebine göre haşeratın (küçük yer hayvanlarının) yenilmesi haramdır. Fıkıh kitaplarında haşerat, böceklerin yanı sıra fare, keler, kaplumbağa gibi küçük yer hayvanları da dâhil olmak üzere yerde yaşayan küçük hayvanlar olarak tarif edilir. Hanefîler, bu hayvanları “habâis” (pis ve yenilmesi uygun olmayan) olarak değerlendirir ve bunların tüketilmesinin haram olduğuna hükmetmişlerdir.
Hanefîler, akıcı kanı bulunmayan bazı küçük yer hayvanlarıyla ilgili hadislerdeki yasaklayıcı beyanlardan hareket ederek, bu hayvanların yenilmesinin haram olduğuna dair kıyas yoluyla bir hükme varmışlardır. Örneğin, Allah Resûlü’ne kirpinin hükmü sorulduğunda, onun “habîslerden bir habîs” olduğunu ifade etmiştir (Ebû Dâvud, “Et’ime”, 29). Yine, keler etinin yenilmesini yasaklamış (Ebû Dâvud, “Et’ime”, 27) ve kurbağanın öldürülmesini nehyetmiştir (Ebu Dâvud, “Edeb”, 164-165; Nesâî, “Sayd”, 36).
Bu hadisler ışığında Hanefî fakihler, fare, kaplumbağa, hamam böceği, sinek, karınca, arı, örümcek, akrep gibi haşerat sınıfına giren hayvanların tüketilmesinin haram olduğuna hükmetmişlerdir. Hanefî mezhebi, yerde yaşayan bu tür küçük hayvanların tamamını “habâis” sınıfına dâhil ederek, tüketilmelerinin haram olduğunu belirtmiştir. Bu görüş, haşeratın pis ve tiksindirici kabul edilmesinden kaynaklanır (Kâsânî, Bedâiu’s-sanâî, 5/36; Meydânî, el-Lübâb, s. 348). Hanefî mezhebine göre, helâl olduğu açık bir şekilde nass ile belirtilmeyen haşeratın yenilmesi yasaktır.