Fıkıh kitaplarında bazı uyuşturucu çeşitlerinin haram olduğu belirtilmiştir. Fakihler, kendi dönemlerinde kullanılan uyuşturucu çeşitlerinin hükmünü genellikle haram olarak değerlendirmişlerdir. Örneğin, Karafî ve İbn Teymiye gibi fakihler, haşhaşın haram olduğu hususunda icma bulunduğunu ifade etmişlerdir. Günümüzde ise, âyet ve hadislerden yola çıkan ulema, her türlü uyuşturucunun haram olduğu konusunda ittifak halindedirler. Uyuşturucuların haram olmasının sebepleri şunlardır: Nefsin korunması İslam’ın beş temel prensibinden biridir ve uyuşturucular nefse zarar verir. Âyet-i kerimelerde “Kendinizi öldürmeyin” (en-Nisâ 4/29) ve “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın!” (el-Bakara 2/195) buyrulmaktadır. Ayrıca, Allah Resûlü (s.a.s) “sarhoş yapan ve uyuşukluk veren her şeyi” yasaklamıştır (Ebu Dâvud, “Eşribe”, 5).
Uyuşturucuların haram olmasının diğer delilleri arasında, şarabın haram kılındığını bildiren âyetin uyuşturucular için de geçerli olması yer alır. Şarabın haram kılınmasının sebebi sarhoşluk vermesidir ve bu illet uyuşturucular için de geçerlidir. Dolayısıyla, sarhoş edici her şey haramdır. İbn Teymiye’ye göre, haşhaş otu gibi uyuşturucular, sarhoş edici olmasa bile haramdır. Çünkü bu maddeler akıl ve bedene zarar verir, insan sağlığı ve toplum düzeni açısından tehlikelidir. Âyet-i kerimede tayyibâtın helâl, habâisin ise haram kılındığı bildirilmiştir. Uyuşturucuların akla ve bedene verdikleri zararlar, toplumda meydana getirdikleri felaketler nedeniyle habâis sınıfına girdiği için haramdır. Bu delillerden hareketle, her türlü uyuşturucunun kullanılması İslam dinine göre haramdır.